2008-05-27

CHP sadece Feodalitenin solunda


Ingiliz Lordlari 13 YY da ulkenin gidisatindan memnun olmayip, o gunku Kral John'a Magna Carta denilen ve kralin gucunun bir kisminin lordlara devredilmesini saglayan bir belgeyi kabul ettirmistir.

Sanayi devrimi sonucunda bu "asil" Lordlar Kamarasina bir de vatandaslardan olusan ve secimle isbasina gelen Avam Kamarasi eklenmistir. Avam Kamarasi bati demokrasilerindeki halen varligini surduren en eski parlamentolardan biridir. Tarihi boyunca fiziksel oturum duzeni dahil, cok az degisiklige ugramistir.

Oturum duzenininde; iktidar partisi Meclis Baskaninin saginda, muhalefet ise solunda yeralir. Sanayi devrimi sirasinda (sanayici ve tuccar zumreyi savunanlarin atesli iktidar oldugu gunlerde) Baskanin sagindaki zenginler ile solunda oturan emekciler zaman icinde "sagcilar" ve "solcular" olarak adlandirilmislardi. Zaman zaman emekcileri savunan partiler iktidar olmus ve Baskanin saginda oturmussalar dahi "solcu" etiketinden kurtulamamislardir.

Bu kavram zamanla Dunya ulkelerinede yayilmis ve siyaset literaturundeki yeri boylece betonlasmistir. Devaminda gerek sagci gerekse solcu goruslerin icinden "ultra/asiri" vs gruplar ciktiysada, genel anlamda sag daima muhafazakar, sermaye yanlisi, statukocu... sol ise daha liberal, emekcileri temsil eden deyimler olarak kullanilmistir.
***

Pek cok yazar Turkiyede gercek solun hicbir zaman var ol(a)madigini iddia eder. Yanlisda degiller. Avam Kamarasindaki ideolojik pozisyonunu esas aldigimizda, oradaki "sol" bir sanayi toplumundaki sermayeye karsi emekcilerin temsilcisiydi. Yani Kapitalist bir sistemin iscilerini temsil ediyordu. Oysa Turkiye 21. YY da dahi sanayi toplumu olamamis, dolayisi ile isci sinifi yok denecek kadar zayif kalmistir. 1990 lara kadar kitlesel olarak bir buyukluk teskil edememis, 90 lardan sonrada Sovyetlerin cokusu ve darbe anayasasinin altindan kalkamadigi icinde ne ideolojisini gelistirebilmis, nede ithal ideolojileri toplumsal kulture adapte etmislerdir.

Ama yinede ne hikmetse cumhuriyet tarihi boyunca gercek sol ile alakasi olmayan CHP ve benzeri pek cok irili ufakli parti kendine "sol" etiketi yapistirmaya karar vermislerdir.
Sorun da burada... neyin solunda?
***

Aslen CHP:
-Emek - Sermaye - Toprak uretim tarzlari zincirinde Toprak ve Koylulugun solunda durur ama zaten ciliz olan Emekciye ise encok kazik atan partidir.
-Sosyalizm - Kapitalizm - Feodalizm zincirinde Feodalizmin (Agalik, Beylik, Padisahlik vs) nin solunda dursada tarihi boyunca Sosyalizmi savunanlarin dusmanligini yapmistir.
-Materyalizm - Idealizm - Mistisizm (din) zincirinde Dinciligin solundadir fakat dogru durust Materyalizmin ne oldugundan bahsetmez.
-Demokrasi - Fasizm (Milliyetcilik, Darbecilik, Oligarsi) - Aristokrasi zincirinde, Aristokrasinin solundadir buna karsilik Demokrasi kelimesini agzina almaz.

Yani CHP:
Emegin, Sosyalizmin, Materyalizmin ve Demokrasinin sagindadir.
Oyleyse neyin solunda?
Sadece Feodalitenin solundadir.
***

Feodalitenin soluna ait Cumhuriyet, Laiklik, Milliyetcilik gibi kavramlari isitip isitip onumuze koydugu icin kimileri CHP yi birseyin solunda zanneder.

2008-05-14

Ikinci Aktütün Karakolu baskını


Afganistanda cocugunuzu okula gonderirsiniz, diyelimki duvar cocugun uzerine yikildi ve yasamina maloldu. Okul yetkilisinden aileye herhangi bir resmi aciklama gelmesi ihtimali pek yuksek olmayabilir.

Ingilterede cocugunuzu okula gonderirsiniz, diyelimki duvar cocugun uzerine yikildi ve yasamina maloldu. Pek cok yetkili mahkeme mahkeme dolastirilir ve hesap sorulur.

O da cocuk oburude.
Fark ne?
Hesap verme ve hesap sorma kulturu.

Ingiliz yargic Egitim Bakanligi yetkilisine sorar:
Bu duvar niye yikildi?
Teskilatinizda bakim-onarimdan sorumlu birimleriniz varmi?
Bu denetimi yapmak goreviniz degilmi?
Okulun hademesinden mudurune kadar kimse duvardaki catlagi niye farketmedi?
Ne tedbir aldiniz?
Niye tedbir almadiniz?
...
Karar: Ihmal
***

Afgan ordusundan bir askere bir yere gidip gorev yapmasini istersiniz. Asker dusman tarafindan vurulur. Cenazesi aileye teslim edilir. Bu konuda arastirma, inceleme yapilmasi ihtimali mechul.

Ingiliz ordusundaki bir askere bir yere gidip gorev yapmasini istersiniz. Asker dusman tarafindan vurulur. Cenazesi aileye teslim edilir. Ayni anda kapsamli bir inceleme baslatilir. Mahkemeler, cezalar, tazminatlar, bu tecrubeden ders almalar, onlemler takip eder.
***

Aktütün Karakolu baskını 6 saat sürüyor ama bu sırada karakola hiçbir yardım ulaşmıyor, iletişim sağlanamıyor.
...
Gabar Dagi baskinindada ayni seyler olmustu.
...
Daglica baskinindada iletisim kurulamamis, yardim bir turlu ulastirilamamisti.
Ustelik...
Gazetelerden ogrendigimize gore Aktütün Karakolu daha evvel 1992 de de benzeri bir baskina maruz kalmis 22 gencimiz sehit olmus.

20-25 senedir daha nice karakol baskinlari yasadik ve nice sehitler verdik.
Bu olaylarin ertesinde bu planlari yapmak, gerekli lojistik ve taktik destegi saglamakla gorevli olan kimseler hakkinda mahkemeler yapildigini, cezalar yagdirildigini duyaniniz varmi?
1992 de ayni karakola bu baskin yapildiktan sonra şu şu tedbirleri aldik diye aciklama yapan kimseyi duydunuzmu?
Bu aciklama yapilmadiginda "aciklama yapilmasini istiyorum" diyen aile, yetkili, savci, gazete vs. varmi?

Kisacasi hesap veren varmi?
Yada hesap soran?
***

Sizce daha cok Ingiltereyemi yoksa Afganistanami benziyoruz?