Hani hafizamiz biraz zayiftir ya.
Bi hatirlatiyim istedim.
Bazi kimselerin "felaket senaryosu" dedigi meshur "Hudson Enstitüsü" senaryosu vardi ya... onun birinci yil donumundeyiz.
Bir senaryo icat edilmis, icat edenler ve katilimcilar davet edilmis... davetiyenin bir bolumu soyle: (tamami burada)
...off-the-record work shop, participants will “play out” the subsequent events ofYani Turk Genel Kurmayi dahil davet edilenler -kayit disi olmak uzere- bu senaryo uzerinde calismalar yapacaklardir.
this crisis More specifically, we will work to: identify the key drivers behind
the relevant actors’ strategies; explore the most probable responses and
counter-responses; and examine the uncertainties, costs, and benefits of those
strategies Additionally, we will consider the effect that a number of less likely “wildcard” events could have upon this scenario Participants will include
officials from the US government, members of the think -tank community, and
visiting senior-level officers from the Turkish General Staff’s think tank SAREM...
18 Haziran’da İstanbul Beyoğlu’nda bombalı bir saldırıda polis ve sivillerden 50 kişi ölüyor, 200 kadarı ise yaralanıyor. Birkaç gün sonra Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu bir suikast sonucu öldürülüyor. Her iki olay da, sahip çıkmasa bile PKK’ya mal ediliyor. Ardından bazı büyük illerde “Ordu Irak’a” diye duygusal dozu yüksek kitlesel gösteriler düzenleniyor ve yaratılan bu öfkeli ortamda Türk ordusu 27 Haziran’da 50 bin kişi ile sınırı aşıp Kuzey Irak’a giriyor…
Ama “Hudson Enstitüsü’nde yapılan toplantıyla” ilgi Genelkurmay’ın yalanlaması
hâlâ hafızalarda.O “yalanlamanın” yalan olduğu kısa sürede çıkmıştı ortaya.Daha
kısa süre önce yaşadığımız o olay bize, “yalan söyleyebileceklerini” gösterdi
maalesef.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder